İdrar kaçırma kadınların sosyal yaşantısını etkiliyor…
Prof. Dr. Muammer Kendirci anlatıyor…
Her 3 kadından 1’inde yaşam kalitesini etkileyecek düzeyde idrar kaçırma bozukluğu görülüyor.
Yaşam kalitesini bozuyor…
Her yaş kadında ortaya çıkabilen idrar kaçırma sosyal hayatı ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Hastalar, tüm yaşantısını idrar kaçırabileceği ihtimaline göre belirlemek durumunda kalıyor. İdrar kaçırma korkusuyla evden çıkmamayı tercih ediyor, sosyal ortamlara fazla giremiyor, gideceği yerlerde tuvalet bulamama endişesi taşıyor, toplu taşıma araçlarını kullanmaktan kaçınıyor. İdrar kaçıracağı endişesiyle sıvı tüketimini kısıtladığı için, buna bağlı bazı sağlık sorunlarına da davetiye çıkarıyorlar.
İdrar kaçırma sanılandan daha yaygın…
Kadınlarda idrar kaçırma bozukluğu yaygın görülen bir durum. Hemen her kadın yaşamlarının bir döneminde idrar kaçırma deneyimini yaşıyor. Ancak, her 100 kadından 35’inde bu durum sorun yaratacak, yani yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecek düzeye ulaşıyor. İdrar kaçırma bozukluğunun yaygınlığı; yüksek tansiyon, depresyon, şeker hastalığı, astım-bronşit gibi kronik hastalıklardan daha yaygın. Buna rağmen kadınlar, sorunun çözümü konusunda bir üroloğun desteğini almak için genellikle başvurmuyorlar.
Yaygın olan 3 tip idrar kaçırma;
- Sıkışmaya bağlı idrar kaçırma: Mesane idrarı yeterince depolayamaz, istenilen miktara ulaşmadan kaçırılır. Her 100 idrar kaçırmadan 22’si bu şeklidedir.
- Stres tipi idrar kaçırma; Öksürüp-aksırma, gülme, hapşırma, merdiven çıkma, yürüme, spor-egzersiz gibi fiziksel aktivite durumlarında olan idrar kaçırma. Her 100 idrar kaçıran hastanın 50’sinde yani her 2’sinden 1’inde ortaya çıkan durumdur.
- Her iki tip kaçırmanın bir arada olduğu durum; Her 100 kaçırmanın yaklaşık 30’undan sorumludur.
Genç ve orta yaş kadınlarda fiziksel aktiviteye bağlı idrar kaçırma daha sık görülürken, daha ileri yaşlarda sıkışmaya bağlı idrar kaçırma ve her ikisinin bir arada olduğu sıkışma daha sık görülüyor.